1. Silsile halindeki dağlar yüksek de olsalar, sanki hep birbirlerine omuz verirler, birbirine yaşarlar.
Bu cümledeki anlatım bozukluğu, aşağıdaki değişikliklerin hangisiyle giderilebilir?
A) "birbirine" sözcüğünden sonra "güvenerek" getirilerek.
B) "birbirine" sözcüğünden önce "kendi başlarına değil" getirilerek.
C) "hep" sözcüğünden sonra "nasıl olsa" getirilerek.
D) "olsalar" sözcüğü kaldırılarak.
E) "birbirlerine" sözcüğü kaldırılarak.
2. (I) Üstleri ağır kokulu mersin ağaçlarıyla kaplı tepeler geçildikten sonradır ki, kayalar birdenbire başlar. (II) İnsan birden ürker. (III) Kayalarla birlikte çam ağaçları da başlar. (IV) Çamların birer billur parıltısındaki sakızları buralar havaya koku verir, sızar. (V) İlk çamlar geçildikten sonra, gene düzlüklere varılır.
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde, bir anlatım bozukluğu vardır?
A) I. B) II. C) III. D) IV. E) V.
3. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Ümit insan ruhunun vazgeçilmez ihtiyaçlarındandır.
B) Üzüntü, insan için oldukça tehlikeli bir düşmandır.
C) Ümitlerini daima canlı tutanlar; ne kadar yaşlansalar da ihtiyarlamazlar.
D) Bu şişe, hiçbir zaman, hayat kaynağı olan oksijenden yoksun kalır.
E) Nice hastalar vardır ki, onlara ilâç yerine ümit aşılamak daha hayırlıdır.
4. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde deyimin yanlış kullanılmasından doğan bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Sınıf geçmenin sevinciyle burnundan soludu.
B) Korkudan bir an yüreğim ağzıma geldi.
C) Durup dururken öfkeden kudurmak da neyin nesi?
D) Hep böyle saman altından su yürütür zaten.
E) Bu sözleriniz onun kulağına küpe olmalı.
5. Aşağıdaki cümlelerden hangisinde özne ile yüklem arasında kişi bakımından uygunluk yoktur?
A) Arabanın çıkardığı gürültüden, çatıdaki bütün kuşlar uçtu.
B) Balkondaki çiçeklerimin hepsi bir hafta içinde açtı.
C) Öğrenciler, etüt için dersaneye yeni geldiler.
D) Tolga, Zafer ve sen tiyatroya gidecekmişsiniz.
E) Kızımla ben geçen yıl şubat tatilinde Uludağ'a gitmiştim.
6. (I) Parmağıyla o ünlü Fransız ressamının tablosu yanında asılı duran bir küçük halıyı gösterdi. (II) Bu, bir Gördes seccadesiydi. (III) Şimdi bütün gözler bu nefis esere çevrilmişti. (IV) Ziyaretçilerden birinin, seccadenin yanına giderek altından atılan, küçük ilmiklere bakıldığı görüldü. (V) Seccade koyu mavi zemin üstüne, kırmızı bir kenar süsüyle çevrilmişti.
Bu parçada numaralanmış cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
7. "Bu davranışın yanlış ve yerinde yapılmadığını hemen anladım."
Bu cümledeki anlatım bozukluğu, aşağıdaki değişikliklerden hangisiyle giderilebilir?
A) "yanlış" yerine "doğru" getirilerek.
B) "davranışın" yerine "sözlerin" getirilerek.
C) "yerine" sözcüğü yerine "doğru" sözcüğü getirilerek.
D) "hemen" yerine "şimdi" sözcüğü getirilerek.
E) "yanlış" sözcüğünden sonra, "olduğunu" sözcüğü getirilerek.
8. "Belediye tarafından inşa edilmekte olan dokuz katlı mağazanın inşaatı ekim ayında bitecek ve faaliyete geçecektir."
Bu cümledeki anlatım bozukluğunun nedeni, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Nesne eksikliği
B) Gereksiz sözcük kullanılması
C) Yüklem eksikliği
D) Yükleme ek eylemin getirilmesi
E) Özne eksikliği
9. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Herkesin kendisine yakın bulduğu yazarlar, besteciler vardır.
B) Ben romanlarımda, yaşam koşulları ağır diye, karamsarlığa saplanıp kalmıyorum.
C) Yapıtlarımda iyimserlik gerçeğini araştırıp bulmak isteyişim de buradan kaynaklanıyor.
D) Bir yazarın bu gerçeği anlamaması, anlatımının yanlışlarla dolu olması korkunç bir şeydir.
E) Yazarın bu konudaki görüşlerine katılıyor ve destekliyorum.
10. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Her yazar bir dil işçisi, her yapıt da bir dil ürünüdür.
B) Yazarın bir görevi de anadilini korumak ve geliştirmektir.
C) Her kuşak, klasik yapıtlardan yeni tatlar, yeni duygular, yeni düşünceler kazanır.
D) Yeni sözcükler yaratmak için her ulus, dilinin sunduğu olanakları kullanmak zorundadır.
E) Gerçek sanatçı yaratmak yeteneğini kullanarak, yaşamı bilgi, duygu ve düşünce süzgecinden geçiren kişidir.
11. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Geleneksel anlamda ne tam bir öykü ne de tam bir roman olan bu eser, aslında bir yaşam öyküsüdür.
B) Özensiz, çarpıtma çeviriler yüzünden, dil ve üslup sorunları ortaya çıktı.
C) Yazar, malzemesini yani dili yakından tanımalı, sevgi duymalıdır.
D) İpini takacağı bir kaya parçası gözlüyor; adım adım tırmanıyor, sınaya sınaya yükseliyor.
E) Zaten önemli olan başarmak değil benim için; özellikle yeni şeyler denemektir.
12. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Artık ne anı var canlanabilen, ne de geçmiş günlerin güzelliği.
B) Değerlendirmelerin sanatçının kişiliğinden çok, yapıtıyla ilgili olması gerekir.
C) Başkentin kültürel ve sanat etkinlikleri, bu kış görülmeye değer.
D) Tanıdığım her yazara, piyes yazmayı da denemesini söylerdim.
E) Öykülerinin anlatımında bir kuruluk, bir tekdüzelik görülür.
13. (I) Biz gazeteciler, dışarıdan pek sevimli gözükmeyiz. (II) Sanırım bunun temelinde, daha çok, işimizin eleştiri olması yatıyor. (III) Çünkü insanoğlu doğası gereği eleştiriden pek hoşlanmaz, hoşgörüyle karşılamaz. (IV) Oysa eleştirinin tarih içindeki önemini küçümsememeliyiz. (V) Çağdaş uygarlığın bu düzeye gelmesinde eleştiri önemli rol oynamıştır."
Bu parçadaki numaralanmış cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
14. "Deneme sınavlarında aldığı sonuçları göz önüne alırsak, onun bu sınavı başarmama şansı ancak yüzde ondur."
Bu cümledeki anlatım bozukluğu, aşağıdakilerden hangisiyle giderilebilir?
A) "göz önüne" yerine "dikkate" sözcüğü getirilerek.
B) "deneme sınavlarında" yerine "denemelerde" sözcüğü getirilerek.
C) "şansı" yerine "olasılığı" sözcüğü getirilerek.
D) "başarmama" yerine "başarma" sözcüğü getirilerek.
E) "ancak" sözcüğü atılarak.
15. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde "onu" sözcüğü çıkarılırsa, cümlenin anlamı bozulur?
A) Verdiğin kitabı büyük bir zevkle okuyorum, onu herkese öneriyorum.
B) Yazarın bu kitabını eleştirmenler çok beğenmiş , onu birçok yayınevi basmak istemişti.
C) Okur, şairi görevinde ciddiyete çağırmakta, onu toplumsal sorunlar üzerinde kalem oynatmaya davet etmektedir.
D) Durdum; etrafıma bakındım, tarif ettiği çiçekçi dükkanını aradım, ancak onu bulamadım.
E) Söyleyişine çarpıcılık kazandırmak için boyalı bir yol seçiyor, böylece onu renkle kılmaya çalışıyordu.
16. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde, bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Bu sanatçılardan hiçbiri saygınlıklarını sürdürememiş, tarihin tozlu yaprakları arasında yok olup gitmişlerdi.
B) Sanatçılardan çoğu, ilgisizlikten değil, anlaşılmamaktan, sevilmemekten yakınır.
C) Ne yazık ki, çok defa öznel nedenlerle, yazarlarımız, anılarının etkisinde kalıyorlar.
D) Yazar, yansıtmak istediği düşünceyi dile getirecek uygun bir söyleyiş biçimi bulmak zorundadır.
E) Masal, çocuğa kendi karakterini, benliğini geliştirmesi için ipuçları verir, onu yüreklendirir.
17. "Bu konuyu sizinle uzun uzadıya tekrar görüşmeli, çözüm yolları aramalıyız." cümlesindeki anlatım bozukluğunun nedeni, aşağıdakilerden hangisidir?
A) Özne eksikliği
B) Nesne eksikliği
C) Dolaylı tümleç eksikliği
D) Çelişkili sözcüklere yer verilmesi
E) Özne-yüklem uyuşmazlığı
19. "Mutlu ve sorunları olmayan öğrencilerin, daha başarılı oldukları saptanmış."
Bu cümledeki anlatım bozukluğu aşağıdakilerden hangisiyle giderilebilir?
A) "daha" yerine "çok" sözcüğü getirilerek
B) "daha" dan önce "elbette" sözcüğü getirilerek
C) "başarı" yerine "verimli" sözcüğü getirilerek
D) "sorunları olmayan" yerine "sorunsuz" sözcüğü getirilerek
E) Cümlenin başına "günümüzde" sözcüğü getirilerek
20. "Her gün gazetenin bulmacasını ve spor sayfasını okurdu." cümlesindeki anlatım bozukluğunun gidermek için aşağıdakilerden hangisi yapılmalıdır?
A) "Bulmacasını" sözcüğünden sonra "okur" sözcüğü getirilmelidir.
B) "Ve" bağlacı kaldırılmalıdır.
C) "Bulmacasını" sözcüğünden sonra "çözer" sözcüğü getirilmelidir.
D) "Okurdu" yerine "karıştırırdı" sözcüğü getirilmelidir.
E) "Her gün" sözlerinden sonra "o" sözcüğü getirilmelidir.
21. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Emil Zola şöyle diyor: "Artık zevk olsun diye, tasvir için tasvir yapmamamız gerektiğini biliyoruz."
B) Şiirin, bizi bulunduğumuz ruh halinden alıp başka bir ruh haline götürebilmesinin nedeni, güzellik öğeleriyle süslenmiş olmasındandır.
C) Tıka basa dolu bir otobüste öylesine yalnızlaşıyorum ki, o anda yakaladığım bir imgeden öykümün oluşabileceğini hissedip seviniyorum.
D) Bugünse, şiiri nesre çevirmekle şiiri ortadan kaldırdığımız kanısı belirmiş çoğu ozanlarımızın düşüncelerinde.
E) Jean Costeau'ya göre: "Şiir öyle ayrı bir dildir ki, başka hiçbir dile çevrilemez; hatta yazılmış olduğu dile bile."
22. (I) Saatte yüz kilometrelik bir hızla yerinden fırlayan bir atlet düşünün. (II) Çok özel bir aerodinamik yapı, soylu çizgiler, zarif bir kürk... (III) Bu yüzden dolayı türsel tükenme tehlikesiyle karşı karşıya. (IV) Gerçek bir avcı; ama onu da avlamak için peşine düşenler var. (V) Gelin geniş ovaların en hızlı ve en narin yırtıcısı çitaların dünyasına yakından bakalım.
Yukarıdaki numaralanmış cümlelerden hangisi anlatımın akışını bozmaktadır?
23. Aşağıdaki cümlelerin hangisinde bir anlatım bozukluğu vardır?
A) Burada birtakım değişiklikler yapmak zorundasınız kanımca.
B) Sanatçılar bir yerde bugünün bilirkişileri olmak zorunda.
C) Okulları kapsayan bu pislik, öğrencilerin sağlığını tehdit ediyor.
D) Numaralanmış dosyaların hangileri buraya ait değildir?
E) Sanatçı, yaşamıyla
ANLATIM BOZUKLUKLARI I Cevap Anahtarı
2024 Tüm hakları saklıdır. /İletişim:sorucam@gmail.com