Toprak oluşumu çok uzun süreler alan bir işlemdir. Sert kayaların doğal faktörlerle etkileşimi sonucunda ufalanması ve fiziksel anlamda ayrışması ile toprak oluşur. Bu ayrışımlar sonucu kimyasal ayrışımlar başlar ve verimli toprak diye adlandırabileceğimiz topraklar oluşur. Anlattığım bu işlemin doğal faktörlerle gelişmesi; su, rüzgar gibi etkenleri içerisinde barındırır ve milyarlarca yıl alır. 10 ila 20 cm kalınlığındaki verimli bir toprak tabakasının oluşması binlerce yıl alırken, bu tabakanın erozyon sonucu yok olması sadece seneler sürmektedir. Erozyon olayının sonunda FELAKET kelimesinin kullanılması da bu yüzdendir. Dünya üzerinde hayatın devam edebilmesi ve besin zinciri için önemli bir yer teşkil eden toprağın yok olması, diğer bağımlı olduğu faktörlerle beraber hayatında yok olması anlamına gelmektedir. Bitkiler yetişmek, yaşamak ve gelişmek için toprağa ihtiyaç duyarlar. Besin zincirindeki bu bağlantı, erozyon olayının sonuçları hakkında bizlere daha net bilgiler sunmaktadır.Toprak kaybından oluşan açıklığın giderilmesi çok zahmetli bir iş iken, erozyon olayı her kayıpta şiddetini daha da fazla arttırmaktadır. Toprağın, toplumlar ve ülkeler açısından en önemli zenginlik kaynağı olduğunu gören ve bunun bilincine varan bazı ülkeler; toprak kaybını minimize edebilmek için bir çok önlem almışlardır. Ancak bu bilinçlendirme ülkemizde yerini tamamen cehalete bırakmakta ve göz göre göre her yıl milyonlarca m3 toprağımız yok olmaktadır. Kaybın kısa bir süre içinde karşılanamaması, ülkelerin ekonomik yapılarına etki ederek fakirleşmelerine, hatta can ve mal kayıplarının da yaşandığı büyük doğal felaketlere neden olabilmektedir. Nasa’nın yaptığı açıklamada, ülkemizdeki erozyon olayının bu şekilde devam etmesi sonucu 2040 yılında Türkiye’nin büyük bir kısım toprağını kaybedeceği ve çölleşme gerçekleşeceğibilinmelidir.
Toprak oluşumu çok uzun süreler alan bir işlemdir. Sert kayaların doğal faktörlerle etkileşimi sonucunda ufalanması ve fiziksel anlamda ayrışması ile toprak oluşur. Bu ayrışımlar sonucu kimyasal ayrışımlar başlar ve verimli toprak diye adlandırabileceğimiz topraklar oluşur.
Anlattığım bu işlemin doğal faktörlerle gelişmesi; su, rüzgar gibi etkenleri içerisinde barındırır ve milyarlarca yıl alır. 10 ila 20 cm kalınlığındaki verimli bir toprak tabakasının oluşması binlerce yıl alırken, bu tabakanın erozyon sonucu yok olması sadece seneler sürmektedir. Erozyon olayının sonunda FELAKET kelimesinin kullanılması da bu yüzdendir.
Dünya üzerinde hayatın devam edebilmesi ve besin zinciri için önemli bir yer teşkil eden toprağın yok olması, diğer bağımlı olduğu faktörlerle beraber hayatında yok olması anlamına gelmektedir. Bitkiler yetişmek, yaşamak ve gelişmek için toprağa ihtiyaç duyarlar. Besin zincirindeki bu bağlantı, erozyon olayının sonuçları hakkında bizlere daha net bilgiler sunmaktadır.Toprak kaybından oluşan açıklığın giderilmesi çok zahmetli bir iş iken, erozyon olayı her kayıpta şiddetini daha da fazla arttırmaktadır.
Toprağın, toplumlar ve ülkeler açısından en önemli zenginlik kaynağı olduğunu gören ve bunun bilincine varan bazı ülkeler; toprak kaybını minimize edebilmek için bir çok önlem almışlardır. Ancak bu bilinçlendirme ülkemizde yerini tamamen cehalete bırakmakta ve göz göre göre her yıl milyonlarca m3 toprağımız yok olmaktadır. Kaybın kısa bir süre içinde karşılanamaması, ülkelerin ekonomik yapılarına etki ederek fakirleşmelerine, hatta can ve mal kayıplarının da yaşandığı büyük doğal felaketlere neden olabilmektedir. Nasa’nın yaptığı açıklamada, ülkemizdeki erozyon olayının bu şekilde devam etmesi sonucu 2040 yılında Türkiye’nin büyük bir kısım toprağını kaybedeceği ve çölleşme gerçekleşeceğibilinmelidir.
2024 Tüm hakları saklıdır. /İletişim:sorucam@gmail.com